Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Kelleş’in 12 Mart İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü’ne İlişkin Mesajı
Milletimizin bağımsızlık gayesini destanlaştıran İstiklâl Marşı’mızın Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilişinin 103. yıldönümünü gururla kutluyor; Vatan ve Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u ve tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum.
İstiklal Marşımız bağımsızlık vesikamız, milletimizin üzerinde hemfikir olduğu ortak bir özgürlük bildirgesidir. Millet olarak varlık ve ayakta kalma mücadelemizin doruğa ulaştığı bir dönemde Türk millî ruhunun ortak heyecanının, iradesi ve hassasiyetinin veciz bir ürünüdür.
Bu ölüm-kalım mücadelesinde ve çoğu kişinin ümitsiz olduğu koşullarda Mehmet Akif; milletimizi “Korkma!” diyerek yüreklendirmiş, ümit aşılamıştır. İstiklal Marşımız, topraklarımızın yeniden vatana dönüş serüvenidir. Vatanımızın tapusudur. Milletimize tutulan bir aynadır.
Vatan şairimiz Mehmet Âkif’in bazı kısımlarını Tacettin Dergâhı’nda kendinden geçmiş dalgın hâllerde, gece uyku aralarında, bazı kısımlarını Meclisteki görüşmeleri sırasında, bazı kısımlarını da Hâkimiyet-i Milliyye gazetesinde yazdığı marşımız, 7 Şubat 1921 tarihinde tamamlanmış ve ilk olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi hükûmetinin resmî gazetesinde yayımlanmıştır. Kahraman ordumuza ithaf edilen ve 12 Mart 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde büyük bir coşkuyla milli marşımız olarak kabul edilen İstiklâl Marşımız, o tarihten bu yana bağımsızlığımızın değişmez simgelerinden, milletimizin bağımsızlık karakterinin yakın çağdaki büyük tezahürlerinden olmuştur.
Ulu Önder Atatürk’ün marşımızda özellikle işaret ettiği kısım: “Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet; Hakkıdır; Hakk’a tapan milletimin istiklal.” kısmıdır.
Bu dizeler, milletimizin hürriyet ve istiklal aşkıdır. Türk’ün her şeyi tehlikeye girebilir ancak hürriyeti asla. Türk’ün hürriyetine dokunulamaz! Akif’in kendi ifadesiyle söyleyecek olursak Allah, bu millete bir daha İstiklâl Marşı yazdırmasın!