Üzerinden 21 yıl geçen 7.4 büyüklüğündeki Marmara Depremi’nde resmi rakamlara göre 17 Bin 480 vatandaşımız hayatını kaybederken 23 Bin 781 vatandaşımız da yaralanmıştır.

45 saniye yaşadığımız ama 45 sene de geçse unutamayacağımız Marmara depremi, milletimizin yaşadığı en acı felaketlerden biri olarak tarihte yerini alırken, deprem gerçeğini de unutmamamız gerektiğini bir kez daha bizlere acı bir şekilde hatırlattı.

Ülkemizin dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunduğunu biliyoruz.

Bu nedenle geçmişte yaşanan depremlerin bugün veya gelecekte yaşanılması da kaçınılmazdır. Burada önemli olan husus, depremle yaşamasını öğrenmek, yaşadığımız yüzyılın bilgi, birikim ve teknolojisini kullanarak depremle ilgili tedbirlerimizi almak, kurumlarımızla ve vatandaşlarımızla bir bütünlük içerisinde depreme her zaman hazırlıklı olmaktır. Deprem, sel gibi doğal afetlere karşı önceden önlem almak elbette çok önemlidir. Binalarımızı depreme dayanıklı yapmak, acil durumlarda yapılması gerekenleri öğrenmek, vatandaşlarımızı depreme karşı bilinçlendirmek hepimizin öncelikli görevi olmalıdır. Bu vesile ile 17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde, böyle bir acının ülkemizde bir daha yaşanmamasını temenni ediyor, depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Cenab-ı Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabırlar diliyorum, ayrıca depremde yaralanarak çeşitli sakatlıklara maruz kalan vatandaşlarımıza ise geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.

Prof. Dr. Mehmet Turgut

REKTÖR